AİLEVİ VAZİFELER
Aile hayatı, bir toplumun başlangıcıdır. Müslümanlıkta aile teşkilâtı pek önemlidir. Aile fertleri, başlıca karı ile kocadan ve bunların çocuklarından ibarettir. Bunların karşılıklı vazifeleri ise, şunlardır:
1- Kocanın başlıca vazifeleri: Hanımı ile güzel geçinmek, onu himaye etmek, onun nafakasını temin ederek, kendisine sadakatten ayrılmamaktır. Bir hadis-i şerifte:
“Sizin hayırlılarınız, kadınları hakkında hayırlı olanlarınızdır.” buyrulmuştur.
Diğer bir hadis-i şerifte de:
“Kadınlara ancak kerim olanlar ikram, kötü olanlar da ihanet eder.” buyrulmuştur.
2- Kadının başlıca vazifeleri: Kocasının meşru emirlerini tutmak, onun namusunu, haysiyyetini koruyup haline kanaat etmek israftan kaçınmak, ev hanımı olacak bir vaziyette bulunmaktır. Mesut bir halde yaşamanın birinci yolu budur.
3- Çocukların babalarına, analarına karşı başlıca vazifeleri: Onlara hürmet ve itaat etmektir, kendilerinin hayatlarına vesile olan, kendilerini senelerce bir muhabbet ve şefkatle kucaklarında beslemiş bulunan babalarına, analarına karşı “of” demeleri bile caiz değildir. Babasına, anasına bakmayan, onların meşru emirlerini dinlemeyen, onların îhtiyaçlı zamanlarında yardımlarına koşmayan bir çocuk hayırlı evlât olmak şerefinden mahrum kalır, toplumun fertleri arasında kıymetli bir uzuv sayılamaz, Hak Teâlâ’nın azabına müstehak olur.
Babalar hürmet, analar da yardım etmek bakımından önceliklidir. Bununla beraber ananın hakkı, babaya göre iki kattır. Bir hadis-i şerifte:
“Cennet anaların ayakları altındadır” buyrulmuştur.
Hayırlı çocuklar, yalnız babalarına değil, belki onlardan sonra onların dostlarına, kabirlerine de hürmette kusur etmezler. Çünkü bu hürmet de babaya, anaya hürmet kısmındandır.
4- Babaların ve anaların çocuklarına karşı başlıca vazifeleri: Dünyaya gelmelerine sebep oldukları bu yavrularını güçleri yettiği ölçüde beslemek, terbiye etmek, okutup bir kazanç yoluna sevk etmektir.
Baba ile ana, çocuklarına karşı eşit derecede davranmalı, çocukları bakıp okşamak hususunda eşit tutmalıdır ki, aralarında bir gücenme, bir rekabet duygusu meydana gelmesin.
Ana ile baba, çocuklarına merhamet ile muamele yapmalı, kendilerini isyana sevk etmeyecek tarzda terbiyeye çalışmalı ve kendilerine karşı güzel bir fazilet örneği halinde bulunmalıdırlar. Dokuz yaşına giren çocuklarını kendi yataklarından ayırmalı, on üç yaşına girdikleri halde namaz kılmayan çocuklarını hafifçe dövmeli, on altı yaşına giren çocuklarını da mahzur yok ise, evlendirmeye çalışmalıdır. Salih çocuklar, Hakk’ın birer kıymetli ihsanı demektir.
5- Kardeşlerin başlıca vazifeleri: Birbirini sevmek, birbirine yardım edip hürmet ve şefkatte bulunmaktır. Kardeşlerin aralarında pek kuvvetli bir bağlılık vardır. Bunu daima korumalıdır. Hele büyük kardeşler, baba ve ana yerindedirler. Bunlara karşı büyük bir saygı göstermelidir.
Maddî bir menfaat yüzünden birbirine düşman kesilen kardeşler, iyi ruhlu kimseler sayılmaya layık olamazlar. Birbirine tutkun olan kardeşler, hayatta daima muvaffak olurlar.
Şunu da ilâve edelim ki hizmetçiler de aile efradından sayılırlar. Bunlara karşı da lütuf ile gönül alıcı muamelede bulunmalıdır, kendilerine güçleri yetmeyecek işleri yüklememelidir.
Hizmetçiler de insanlık bakımından efendilerine müsavidirler. Bunların da mümkün mertebe terbiyelerine, güzelce yaşamalarına bakmalıdır, kusurlarını affederek kendilerini güzel bir tarzda ıslaha çalışmalıdır.
Kaynak: www.tereke.org